Türkiye Korona virüsle mücadelede başarılı bir grafik ortaya koyarken sosyal medyada sınırlama getirildiği için camilere cemaatin gitmemesinden dolayı başta maaşları olmak üzere din görevlilerinin bilim adamlarıyla kıyaslayıp; imamlar hakkında aşağılayacı ifadeler kullanıp ayrıştırıcı paylaşım yapanlara Yeniden Refah Partisinden tepki geldi.

" İmamlar da bizimdir, bilim insanları da bizimdir. Toplumun her parçası bir birini tamamlar niteliktedir" diyen Yeniden Refah Partisi Göle İlçe Başkanı Murat Öngel, toplumu ayrıştırmaya götürüp kutuplaştırmanın bir virüs kadar tehlikeli olduğunun altını çizdi.

Konuyla ilgili bir yazılı açıklamada bulunan Yeniden Refah Partisi Göle İlçe Teşkilatı şu tespitlerde bulundu: " Beden işçileri, bilim insanları, imamlar, doktorlar, emniyet görevlileri vb meslek erbabı vatandaşlar bizim ve partimiz için ayrılmaz bir yapbozun muhteşem parçalarıdır. Biz meslek ve sınıf ayrımı yapamayız ve yapmamalıyız bizi var edenler imanımız ve Allah c.c 'nin bahsetmiş olduğu akıldır. Dünya'ya ve Ahir yaşama yararlı insanlar olarak toplumu sınıfsal ayrıştırmaya yönelik, tartışmalara sürüklemek izlenecek en son yol olmalıdır. Bizler görüşlere ve ideolojilere saygılı farklı görüş, görüntü, mezhep içinde bir arada yaşamış bir toplumuz ilime ve bilime gereken önemi vermiş bilim insanı ve imamlar yetiştirmiş bir toplumuz, son zamanlarda içinde kalmış olduğmuz zor günlerde, Corona virüsü salgının da tartışmak yerine çözüm aramamız gerekmektedir.

BİZİ VİRÜS DEĞİL, AYRIŞTIRMA ÖLDÜRÜR

Çünkü Allah-u Teala bize bize bilim ve insanlık için verdiği akıl ile inançlı kalplerimiz olmadan bu zor günleri atlatamayacağız, birlik ve beraberliğe en çok ihtiyacımızın olduğu şu günlerde bölünerek değil birleşerek güçlü oluruz. Virüs yüzünden bedenlerin uzak kaldığı şu zamanlarda kalplerimiz bir arada kalmalıdır çünkü bizi virüs değil bu ayrıştırma öldürür. İslam dini Kur'an-ı Kerim'in ilk ayeti olan "oku" ile başlar Dünya bilgisinin dünyayı gözleyerek edinileceğini kabul eden bir din anlayışı elbette bilim ile çelişmez. Böyle bir anlayışa sahip birçok dindar bilim insanı vardır. Mesleği bilim olmayan insanlar da sağduyu ile, dünya işlerinde bilim yöntemi ile yani dünyaya bakarak, akıl yoluyla bilgi edinileceğini kabul ettikleri ölçüde bilimin bakış açısını ve sonuçlarını kendi inançları ile bağdaştırabilirler.

BİNG BANG TEORİSİ ÖRNEĞİ VE KUR'AN-I KERİM

Bilindiği gibi Big Bang(Büyük Patlama) teorisi, başlangıçta evrendeki tüm cisimlerin birarada olduklarını ve sonradan ayrıldıklarını göstermiştir. Big Bang teorisinin ortaya koyduğu bu gerçek de, zamanımızdan tam on dört asır önce insanların evren hakkındaki bilgilerinin son derece kısıtlı olduğu bir dönemde yine Kur'an'da şöyle bildiriliyordu: "O inkar edenler görmüyorlar mı ki başlangıçta göklerle yer birbiriyle bitişikken, biz onları ayırdık ve her canlı şeyi sudan yarattık. Yine de onlar inanmayacaklar mı?" (Enbiya, 21/30) Yani her şey, hatta henüz yaratılmamış olan "gökler ve yer" bile, tek bir noktadayken büyük patlama ile yaratılmış ve birbirlerinden ayrılarak evrenin bugünkü şeklini meydana getirmişlerdir. Ayetin ifadelerini Big Bang teorisi ile karşılaştırdığımızda tam bir uyum içinde olduklarını görürüz. Oysa Big Bang'in bilimsel bir teori olarak ortaya atılması ancak 20. yüzyılda mümkün olmuştur. Evrenin genişlemesi, Büyük Patlama teorisinin, yani evrenin yoktan var edildiğinin en önemli kanıtlarından biridir.
Evren yaratıldığından beri süregelen bu gerçek, modern bilim tarafından ancak bu yüzyılda keşfedildiği halde Kur'an'da bu gerçek yine bundan on dört asır önce haber verilmiştir: "Biz göğü 'büyük bir kudretle' bina ettik ve şüphesiz Biz (onu) genişleticiyiz." (Zariyat, 51/47) Açıkça görüldüğü gibi, Büyük Patlama teorisi evrenin "yoktan var edildiği"nin, yani Allah tarafından yaratıldığının ispatıydı. Big Bang'in bu zaferi ile birlikte, materyalist felsefenin temeli olan "ezeli madde" kavramı da tarihe karışmış oldu. Peki o zaman Big Bang'den önce ne vardı ve "yok" olan evreni bu büyük patlama ile "var" hale getiren güç neydi? Elbette ki bu soru bir Yaratıcı'nın varlığını göstermektedir Ünlü ateist felsefeci Anthony Flew, bu konuda şunları söyler: "İtiraflarda bulunmanın insan ruhuna iyi geldiğini söylerler. Ben de bir itirafta bulunacağım: Big Bang modeli, bir ateist açısından oldukça sıkıntı vericidir. Çünkü bilim, dini kaynaklar tarafından savunulan bir iddiayı ispat etmiştir: Evrenin bir başlangıcı olduğu iddiasını. Sadece evrenin bir sonunun ve başlangıcının olmadığını kabul ettiğimiz sürece, evrenin şu anki varlığının mutlak bir açıklama olduğunu savunabiliriz. Ben hala bu açıklamaya inanıyorum, ama bunu Big Bang karşısında savunmanın pek kolay ve rahat bir durum olmadığını itiraf etmeliyim." "O inkar edenler görmüyorlar mı ki başlangıçta göklerle yer birbiriyle bitişikken, biz onları ayırdık ve her canlı şeyi sudan yarattık. Yine de onlar inanmayacaklar mı?" (Enbiya, 21/30)"